Yedikleriniz Kan Grubunuza Düşman ise Sağlığınız Tehdit Altında

Yedikleriniz Kan Grubunuza Düşman ise Sağlığınız Tehdit Altında

Son dönemlerde yapılan araştırma sonuçlarına göre; her yediğimiz gıda bize fayda vermiyor. Hatta bazen oluyor ki çok büyük zararlar da verebiliyor. Gece yarısı bir tane incir yiyen vatandaş, rahatsızlanıyor ve hayatını kaybediyor. Bir incir yemekle ne olacak ki demeyin size yaramıyorsa alerjiniz varsa vücudunuz tepki verecektir. Vücudun verdiği tepki bazen şiddetli olabiliyor, bazen de vücut tepkisi yetersiz geliyor ve tüm sistemler devre dışı kalarak ölümlere sebep olabiliyor.

Yediklerimizle Kan Grubumuz Arasında Nasıl Bir ilişki Var

İlk yaratılan insanların kan grupları “0” yani ilkel idi. Bu insanların beslenme şekline de çok uygun bir kan grubu idi. İlk insanlara daha çok toplayıcılık ve avcılıkla geçimlerini sağlamışlardır. Yaşam tarzları böyle olunca en çok tükettikleri besin de et olmaktadır. Araştırma sonuçlarına göre “0” kan grubu olan insanların bünyeleri ve mideleri eti çok iyi hazmetmektedir.  Hatta kırmızı et “0” kan grubu için ilaç gibi bir özelliğe sahiptir.

İlk insanlar yerleşik olmadıkları için, tarımla uğraşamamışlardır. Tarım olmayınca tahıl üretimi olmuyor, tahıl üretimi olmayınca da ekmek olmuyor. İlk insanlar ekmek tüketiminden mahrum yaşamışlar, ama eti çok tüketmişler. Yine araştırma sonuçlarına göre “0” kan grubu için ekmek ve unlu mamuller zararlılar listesinde yer almaktadır. Uzamanlar,”0” kan grubu iseniz mümkün mertebe eti ekmeksiz tüketin diyorlar. Çünkü ikisini beraber tüketince etin bir faydası olmuyor.

Bu araştırmalar gösteriyor ki, her besin her bünyeye uygun değildir. Yani bilimsel olarak her kan grubu kendine uygun besinler tüketmelidir. Eğer kan grubunuza uygun besinleri tüketmez iseniz zamanla çaresi olmayan hastalıklar kapınızı çalmaya başlayacaktır. Hatta alerji dediğimiz rahatsızlığın temelinde de bu hakikat yer almaktadır.

Yedikleriniz Kan Grubunuza Düşman İse Sağlığınız Tehdit Altında

Yediklerimizin Kan Grubumuz için Faydalı Olduğunu Nasıl Anlayacağız

Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki, suni beslenme alışkanlığınız varsa, size yarayan ya da yaramayan besinleri anlamanız mümkün değildir. Yanlış beslenme sonucu vücudunuzun doğal yapısını bozduğunuz için savunma mekanizması sağlıklı olarak çalışmayacaktır. Zaman içerisinde doğru beslenme alışkanlığı kazanabilirseniz bu süreç tersine dönecektir. Yani savunma sisteminiz sağlığına kavuşarak ve size yarayan ve yaramayan besinleri tanıyacaktır.

Peki biz bunu nasıl anlayacağız? Şu şekilde anlaşılacak; canınızın çok istediği şeyler size uygun olanlardır, tiksinti veren ve yemek istemediğiniz şeyler  ise, uygun olmayan besinlerdir. Vücudunuz zamanla bunu meleke haline getirecektir. Eğer siz vücut yapısını bozarsanız hemen hemen her şey hoşunuza gidecek ne bulursanız yiyecek hale geleceksiniz. Yok eğer vücudunuza bir iyilik yapıp doğal beslenmeye devam ederseniz sadece vücudunuza yararlı olan besinler hoşunuza gitmeye başlayacaktır.

Kan Grubuna Uygun Olmayan Beslenme Tarzı  Performansını Düşürmektedir

Bu konu ile ilgili yapılan araştırma sonuçlarında, elde ettiğim en önemli bilgilerden biri de şöyle idi:

Sizin yapınıza uygun olamayan besinler ters teperek performansınızı olumsuz etkilemektedir. Bunun daha iyi anlaşılması için şöyle bir benzetme yapılmaktadır. Benzinli ve dizel arabalar bulunmaktadır. Siz benzinli arabaya dizel yakıt koyarsanız ne olur arabanın performansı alt-üst olur, arabanın gidişinden bir verim alamazsınız.

Yukarıda bahsedilen örnek gibi insan bünyesi de yaratılıştan, farklı özelliklerle donatılmıştır. İnsan anne karnındayken beslenme tarzı belirleniyor. Anne bazen aşerme dediğimiz durumu yaşar, bu durum tamamen çocuğun beslenme tarzı ile ilgilidir. Çocuğun canının çektiği şeyleri anne aşermeye başlıyor, bu da çocuğun daha sağlıklı beslenmesine yardımcı oluyor. Anne karnında başlayan bu müthiş sistem doğduğumuzda en üst seviyeye çıkıyor. Anne çocuğun hoşuna gitmeyen , yani kan grubuna uygun olmayan bir besin tükettiğinde, çocuk annenin sütünü beğenmiyor ve emmiyor.

Tüm bu araştırmalar gösteriyor ki, hastalıklarımızın temelinde yanlış beslenme yatıyor. Yanlış beslenme alışkanlığımızı düzeltebilirsek, hastalılardan da o  oranda uzaklaşmış olacağız. Büyük bir azimle , köy usulü beslenmeye devam ederek, savunma mekanizmamızın kendisine gelmesine yardımcı olmalıyız.  Zamanla belirli bir beslenme alışkanlığı edinmiş olacağız. Böylelikle hem daha çok hoşumuza giden şeyler tüketmiş, hem de sağlığımızı korumuş olacağız.

Tags: , ,

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.