Gelişim Psikolojisi

Gelişim Psikolojisi

Gelişim psikolojisi, hayat boyu gelişen ve değişen biyolojik, bilişsel, sosyal ve kişilik gelişimlerini inceleyen psikolojinin alanlarından biridir. Gelişim psikolojisi yalnızca çocukluk dönemi değil, birey doğduğu andan öldüğü ana kadar süren bütün bir yaşamı araştırır. Bu sebeple psikoloji dışında biyoloji, sosyoloji gibi değişik alanlarla işbirliği içinde çalışır. Bir başka deyişle, gelişim psikolojisi belirli bir davranış hangi yaş aralıklarında görülebilir veya bu davranış için gerekli olan minimum bir yaş ya da yeterlilik var mıdır gibi sorulara cevap bulmaya çalışırlar. Tarihsel süreçte gelişim psikologlarının ve diğer alakalı alanların cevap aradığı en büyük soru “Gelişimimizde genetik mi çevresel faktörler mi etkilidir?” sorusu olmuştur. Özellikle zekâ gelişimiyle ilgili bu alandan birçok araştırma farklı sonuçlar ortaya koymuştur. Bir kısım araştırmacı zekânın genetik olduğu ve büyük oranda geliştirilemeyeceğini savunurken, diğer araştırmacılar zekânın yetiştiğimiz çevreyle alakalı olduğunu ve bu nedenle zekânın aslında sabit kalmadığını savunmuşlardır. Araştırmalar her iki söylemi de destekleyen sonuçlar bulduğu için bu soruya hala kesin bir şekilde cevap verilememektedir.

Gelişim Psikolojisi

Gelişim psikologları bireyin yaşamını 7 döneme ayırırlar. İlk dönem doğum öncesi dönemidir. Bu dönem birey döllendiği andan doğduğu ana kadar olan dönemi kapsar. İkinci dönem bebeklik dönemidir. Bu dönem doğumdan iki yaşına kadar sürer. Üçüncü dönem çocukluk dönemidir ve 2-12 yaş arasını kapsar. Dördüncü dönem ergenlik dönemidir ve 12 yaşından 18 yaşına kadar sürer. Bundan sonra yetişkinlik dönemi gelir ve kendi içinde üçe ayrılır. Genç yetişkinlik dönemi 18-40 yaş arası, orta yaşlılık 40-65 yaş arası ve son olarak geç yaşlılık 65 yaşında birey ölene kadar sürer. İlk dönem gelişimimizin en hızlı olduğu dönemdir. Bu nedenle hamilelik döneminde hem annenin hem de bireyin gelişimini etkileyecek olumsuz etkenlerden uzak durulması gerekir. Bireyin anne karnındaki gelişimini etkileyen, doğumu etkileyebilen hatta ölümlere neden olan çevresel faktörlere teratojen denir. Bu faktörlere örnek olarak hamilelikte sigara ve alkol kullanımı, virüsler veya dengesiz beslenme verilebilir.

Gelişim psikolojisinin en önemli temsilcilerinden biri Jean Piaget’dir. Piaget çalışmalarına zekâ testleri ile başlamıştır. Daha sonraları ilgisini çocuklar ve çocuk gelişimi çekmiştir ve bu alanda çalışmaya başlamıştır. Çocukların davranışlarını dikkatle gözlemleyerek, düşünce tarzlarının yetişkinlerden ne yönde farklı olduğunu anlamaya çalışmıştır. Bulduğu önemli kavramlardır biri de şemalardır. Piaget’ye göre çocuklar öğrendikleri kavramları zihinlerinde belli bir şekilde organize ederler ve şemalar oluştururlar. Yeni öğrenilen kavramlar ya da nesneler eğer uygunlarsa hâlihazırdaki şemalara yerleştirilirler. Eğer bu kavramlara uygun şemalar yoksa yeni şemalar oluştururlar. Piaget ayrıca çocukların bilişsel gelişimlerini dört ayrı etapta inceler: Duyu-motor evresi, işlemsellik öncesi evre, somut işlevsel evre ve formel-işlemsel evre. Duyu-motor evresi doğumdan iki yaşına kadar olan süreyi kapsar. Bu evrede çocuk, duyularını ve motor yeteneklerini kullanarak çevresini öğrenmeye çalışır. İşlemsellik öncesi evre ikinci evredir ve 2-6 yaş arası sürer. Bu evrede çocuğun düşünceleri dille ilişkili olmaya başlar fakat mantıksal düşünmeden yoksundur. Somurt işlevsel evrede çocuk, mantıksal düşünme yeteneği kazanmaya başlar ve somut gerçekleri anlayabilir. Fakat soyut şeyleri anlamada ve kavramada sorun yaşar. Son evre formel-işlemsel evredir ve 12 yaşından sonra yetişkinliğe kadar olan dönemi kapsar. Bu evrede birey bilişsel olarak karmaşık düşünebilir, soyut ve somut nesneleri kavrayabilir ve çıkarım yapabilir.

Piaget’in bu teorisi görünürde bireyin bilişsel anlama ve kavrama sürecini çok iyi bir şekilde anlatır fakat bazı araştırmalar bu teoride açıklar bulmuştur. Örneğin, Piaget’in belli bir yaş aralığında kazanıldığını düşündüğü bazı kavramlar, araştırmalara göre daha erken yaşlarda da görülmüştür. Ayrıca bireyin içinde yetiştiği toplumun kültürünün de bu gelişimi etkileyen önemli faktörlerden biri olduğu ortaya çıkmıştır. Mesela doğu kültürlerindeki bireylerin muhakemeyi ölçen kavramlarda çok iyi sonuçlar elde etmediği görülmüştür. Daha sonraları Piaget de kendi teorisinde bazı kısıtlamalar olduğunu kabul etmiştir.

Genel anlamıyla gelişim psikolojisi, çoğunlukla bebek ve çocuk gelişimiyle alakalı olduğu düşünülmesine rağmen aslında doğum öncesi dönemden ölüme kadar süren bütün bir yaşamı inceler. Gelişim süreçlerini anlamada ve açıklamada hem psikolojiden hem de diğer bilim dallarından yardım alır. Günümüzde de özellikle çocuk ve ergen gelişimi çok revaçtadır.

 

Tags:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.