Hamilelikte Yüksek Tansiyon

Hamilelikte Yüksek Tansiyon

Ülkemizde yüksek tansiyon her üç kişiden birinde görülen ciddi sağlık problemlerinden biridir. Damar duvarlarına fazla basınç kaynaklı uygulanan basınç damarlara zarar verebilmektedir. Bazı hamileler hamilelikten önce yüksek tansiyona sahiptirler, fakat bazıların ise hamilelik ile başlar. Hamilelikte tansiyon yüksekliğinin teşhisi için kan basıncı sürekli olarak takip edilmesi gerekmektedir.

Hamilelikte Yüksek Tansiyon
Hamilelikte yüksek tansiyon ‘un ciddiye alınması son derece önemlidir. Takiplere özen gösterilmeli ve risk grubu olan hastalara erken dönemde tedbirler alınmalıdır.

Gebelikte vücut, dengesini baştan oluşturmaktadır. Bu adaptasyon sürecinde daha fazla kan taşımaya damarlarını genişleterek ve nabız sayısını artırarak yanıt verir. Dolayısıyla gebeliğin ilk dönemlerinde tansiyon değerlerinin düşmesi ile hiç rahatsızlık hissetirmeyebilmektedir. Kalp, böbrek ve karaciğer daha fazla çalışır ve kendi aralarında iş bölümü yaparlar. Yalnız, yüksek tansiyon sorunu bu adaptasyon döneminin sonlarında boy göstermeye başlar. Özellikle anne hamile kalmadan önce bazı hastalıklara sahip ise durum daha ciddi bir hal alır.

Büyük tansiyonun 140 mm hg değerinden 30 mm hg daha yüksek olması, küçük tansiyonun ise 90 mm hg değerinden 15 mm hg daha yüksek olması hipertansiyon belirtisi olmaktadır. Gebeliğin ilk 20 haftasında oluşan yüksek tansiyona kronik hipertansiyon denilmektedir. İlk 5 aydan sonra idrarla protein atılması, el-yüzde şişmeler ve nöbetler görülebilir.

Özellikle bazı kişiler daha fazla risk altındadır. Ailesel öyküsünde yüksek tansiyon varlığı, çoğul gebelik, ilk gebelikler, bazı genetik hastalıklı bebeklerin varlığı, kansızlık ve obezite olan anne adayları daha fazla risk altında olmaktadırlar. Anne adayı hamilelik boyunca normal tuz içeren karbonhidrat, protein, yağ ve vitamin içeren bir diyetle beslenmelidir. Annenin kendini iyi takip etmesi gerekmektedir. Gebeliğin başından itibaren tansiyon, kan ve idrar tahlilleri izlenmelidir.

Ciddi düzeylerde yaşanan yüksek tansiyon, anne adayının hayati organlarına kalıcı olarak hasar verebilmektedir. Hatta bebek içinde suyunda azalma, plasentanın ayrılması, erken doğum ve hatta bebeğin ölümü gibi problemler oluşturabilmektedir.

Hamilelikte yüksek tansiyon ‘un ciddiye alınması son derece önemlidir. Takiplere özen gösterilmeli ve risk grubu olan hastalara erken dönemde tedbirler alınmalıdır. Tanı ve tedavide geç kalınması anne adayı ve bebek için ölümlerle sonuçlanabilen tablolar ortaya çıkarabilmektedir. Genellikle gebelikte ortaya çıkan yükek tansiyon doğumdan sonra düzelmektedir. Fakat bazı durumlarda eğer altı hafta süren lohusallık sürecinden sonra hala devam ederse yüksek tansiyon annede kalıcı olarak kalabilmektedir. Ortalama %1-5 arası hastada bu durum görülebilmektedir. Böyle durumlarda annenin kullanabileceği ilaç sayısı gebelik bittiği için daha fazla olmaktadır.

Tags:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.