Diş Eti Hastalıkları Korunma Yolları Tadavisi
DİŞ ETİ HASTALIKLARI
Diş eti hastalıkları, diş etinin mikroorganizmalar tarafından enfeksiyon odağı haline getirilmesi durumudur. Diş eti hem ağız içi sağlığında hem de diş sağlığında önemli bir rol oynar. Sağlıksız diş etleri çürük olmayan ya da normalde kaybı yaşanmayacak bir dişin bile kaybedilmesine sebep olur. Diş etleri damak yapısının üstünde ve dişleri sarmalar şekilde bulunduğundan, diş eti hastalıkları görülmesi durumunda diş etlerinde zayıflama ve dişleri tutma gücünde azalma meydana gelir. Bunun sonucunda sağlıklı dişlerin kaybı ya da kırılması gibi durumlarla karşılaşmak mümkündür.
Diş etleri, kemik yapıya benzer dişin mine yapısının aksine, elastik bir yapıya sahiptir. Bu özelliği ile dişlerde gözle görülemeyecek esnemeler ile darbeler esnasında gelen şiddeti absorbe ederek diş kaybını önler. Ayrıca dişin üst yüzeyinde bulunan mine tabası mikroorganizmaların kolay kolay geçemeyeceği bir tabakadır. Diş etinin altında kalan tabaka ise bunun tam tersine kemiksi yapıdan oluşmuştur ve mikroorganizmalara mine tabakasına kıyasla daha fazla açıktır. Bu sebeple diş eti hastalıkları sonucu diş kaybının yanı sıra çürüklerde görülebilir. Bunun sebebi hastalığa bağlı diş etlerinin çekilmesi durumudur.
Diş eti hastalıkları her insanda görülebilir. Ancak ağız içi bakımını düzenli yapmayan insanlarda görülme sıklığı daha fazladır. Görüldüğü üzere diş sağlığı için sadece dişleri fırçalamak yeterli değildir. Aynı zamanda ağız içi sağlığının da korunması gerekir. Ağız içi sağlığı hem dişlere hem de diş etlerine doğrudan etki eden bir faktördür. Peki diş eti hastalıklarından nasıl korunabiliriz?
Diş Eti Hastalıklarından Korunma
Diş etleri, aynı vücudumuzdaki diğer bölümler gibi kendi savunma mekanizmasına sahiptir. Bu savunma mekanizması flora olarak adlandırılır. Ağız içerisinde bulunan ve ağız ve diş sağlığı açısından hastalık yapıcı özellikte olmayan bakteriler, hastalık yapıcı özellikteki bakterilerin ağız içi florasında bulunmasını engeller. Ancak günümüzde beslenme alışkanlıklarının değişmesi ve florayı bozucu şekilde asit, alkali besinlerin tüketilmesi sonucu birçok inşada ağız içi flora bozuklukları meydana gelmiştir. Bu durum ağız içinde oluşabilecek diş ve diş eti hastalık oranların artırmıştır. Ancak yine tıp alanındaki gelişmeler ile ağız içi dezenfektanları üretilmiş ve bu dezenfektanlar sayesinde hastalık yapıcı özellikteki mikroorganizmaların sayısının azaltılması ya da yok edilmesi amaçlanmıştır.
Diş ve diş eti hastalıklarından korunmak için öncelikle beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi gerekir. Diş etlerine zarar verecek şekilde asit, alkali içeceklerin tüketilmesi ya da soğuk ve sıcağın peş peşe tesiri sonucu, hücre harabiyetine bağlı enfeksiyon yolları açılabilir. Bu yüzden diş eti hastalıklarından korunmak için tüketilen besinlere dikkat edilmesi şarttır.
Diş eti hastalıklarından korunmanın diğer yolu ise eczanelerde, marketlerde satılan ağız içi dezenfektanlarıdır. Ancak sağlıklı bir ağız içi florası bulunan kişilerin bu dezenfektanları kullanması koruyucu floranın bozulmasına sebep olabileceğinden, sadece diş ve diş eti hastalıklarından şikayeti bulunan bireylerin kullanması önerilir.
Diş Eti Hastalıkları Nasıl Tedavi Edilir?
Diş eti hastalıkları için her hastalıkta olduğu gibi erken teşhis büyük önem taşır. Hücre harabiyetinin en az olduğu bu önemde yapılan müdahaleler hem süresi hem de maliyeti açısından daha düşüktür. Erken dönemde tedavi, diş ve diş eti üzerinde oluşan plak tabasının ve diş taşlarının temizlenmesi ile yapılabilir. Bu tabakalar hem diş etinin dişe tutunmasına engel olduğu gibi aynı zamanda oldukça fazla mikroorganizma barındırırlar. Ayrıca diş etlerini güçlendirmek için çeşitli solüsyonlar kullanılabilir. Bu solüsyonlar ile aynı zamanda temizlenen diş eti yüzeyinin daha iyi bir şekilde temizlenmesi de sağlanır.
Diş eti hastalıklarından diş taşı ve plak dışında gelişen iltihabi bir durum varsa, antibiyotik tedavisi ve antienflamatuvarlar (iltihap önleyici) verilerek iltihabi durum ortadan kaldırılmaya çalışılır. Çünkü iltihaplı olan bir diş etine yapılan müdahaleler iltihap iyileşmediği sürece etkisiz kalacak, işlemler sırasında açılacak bir yara açık bir enfeksiyon noktasına dönüşecektir.
Diş eti hastalıklarının korunma, gelişim ve tedavi süreçlerinde hatta tedavi sonra sürecinde bile düzenli olarak diş hekimi muayenesi olunması şarttır. Sadece rahatsızlık hissedildiğinden gidilen diş hekimleri aslında düzenli kontroller yaparak hem maddi, hem de fiziksel zararınınız önüne geçebilir. Hiçbir hastalığın önemsiz olmadığı unutulmamalı ve diş/ diş etleri ile ilgili hastalık belirtileri atlanmamalıdır.
